Kdz. Ereğli Gazeteciler Derneği’nde başkanlığa seçilmişiz. 2.5 yıl öncesi.
Denetleniyoruz Dernekler Masası tarafından!
Gelen, giden yazışmaları incelediler. Erdemir’den istenen uzun bir eşya listesi var!
Ama karşılığı yok yazışmalarda gönderilenlerin. Oysa derneğimize gönderilmiş elektronik malzemeler var Erdemir tarafından.
“Erdemir’e yazı yazın, listeyi görelim” dediler! Yazı yazdık Erdemir İletişim Müdürlüğü’ne!
1.5 ay geçti, cevap yok!
Zaten hangi yazışmayı yapmaya kalksanız, İletişim Müdürlüğü yazılı açıklama yapmaz. Adetleri değil!
Kendi beyin sistemleri ne derse o! Ararsan cevap verirler. Zoraki!
Aradım mecburen telefonla İletişim Müdürümüz Pınar Adalı hanımefendiyi!
“Biz Kurumsal bir firmayız, bu tip isteklere cevap veremeyiz” dediler!
“Peki” dedim. “Dernekler Masası” bizi denetliyor, Kaymakamlık aracılığıyla aynı yazıyı tekrar gönderttiririm” dedim, kapattım telefonu!
2 gün sonra Erdemir yazıyı gönderdi! Liste önümüzdeydi!
Erdemir’in derneğimize verdiği 3 cihaz kayıptı! Biz göreve başlamadan önce yok oluvermişlerdi!
Neyse, malzemeler tıpış tıpış geri geldi! Uzatmayalım işi dedik, çözdük işi!
Ama bugün bakıyorum da bu malzemeleri “çalan” kişilere Erdemir İletişim Müdürü kol kanat germiş!
“Siz neden malzemeleri çalıyorsunuz, ben siz isteyin hem para, hem elektronik malzeme, önünüze sererim” diyor!
Adam “Kumpasçı mı, tezgâhçı mı, hırsız mı, şantajçı mı, tarihi eser kaçakçısı mı” bakmıyor!
Sanırım bunlar “Benim Muhpir’im” diyor, “Cüruf’u yararlı atık malzeme” bile yazdırtırım diyor, Erdemir’in tüm olanaklarını önlerine seriyor!
Bizler de bu adamlar nereden besleniyor, gizli gücü arkalarına nasıl alıyor diye birbirimize sorup duruyoruz.
Yöntem belli!
“Erdemir’in Gücü” önlerine serilmiş! Aracı “İletişim Müdürlüğü!”
Kur 3-5 kişiyle bir dernek, nasıl olsa “Devlet” gözünde legalsin, Erdemir anında korumaya alır seni!
İletişim Müdürümüz Pınar Hanım’ın dikkatine!
Korumaya aldığın “Kolpa” geçen günlerde bir yazı yazmış!
Her kelimesi yalan, palavra, pislik kokan!
Bizler derneğimizden 34 kişiyi atmışız, “Eş, Dost, Akraba” doldurmuşuz!
Sende kesin anında inanıvermişsindir! Senin muhbirin ya!
Biz, “Derneğimizi kendi menfaatleri üzerine kurmuş, sözde “İdareciyiz” safsatası altında tüm kurumlardan kendi menfaatlerini öne çıkarıp kendi değirmenlerine su taşıyan bir zihniyeti değiştirdik!
Derneğe doldurdukları “Bakkal, Manav, Kasap”ların ilişiğini kestik.
Ve derneğimizden uzaklaştırılmış 30’un üzerinde meslektaşımızı çatımızın altına aldık!
Sorun bakalım “Zübüğe” iddia ettiği gibi attığımız 34 kişiden bir tanesini kendi derneğine almış mı?
Utanmaz adam “Eş” diyor! Yüzsüz senin Kolpan!
“Eş” insanın namusudur, ağza bile alınmaz!
Ama adamda utanma yok ki! Kendi “Eşi” yazarken gözünün önüne gelmiyor ki!
“Eş” yazarken arkana bakacaksın, önce arkanı kollayacaksın!
Benim “eşim” Gazetemin ve işyerimin sahibi! Patronum…
Ama iddia edildiği gibi derneğimizin üyesi değil! Hiçbir zamanda olmayacak…
“Dost” diyor!
Benim Ereğli’nin her köşesinde, her sokağında ummayacağınız kadar “Dostum” var!
Ağzına bu sözleri alan adam bu “Dostları” görse dudakları uçuklar!
Ama benim tek bir “Dostum” bile derneğimize üye değil ki!
“Akraba” diyor utanmadan!
Benim hayatta 7 tane “yeğenim” var kanımdan!
2 tanesi Ağabeyimin evlatları. İstanbul’da yaşıyorlar!
Diğerleri “Dayılarımın” çocukları!
3’ü Almanya’da, diğerleri Bartın ve Safranbolu’da!
Hiçbiri “Dernek Başkanı” olduğumu bilmezler ki üye olsunlar!
İşte bu iftiracı, sahtekar, kumpasçı, hırsızlara kol kanat görevi yürütüyorsun sayın Erdemir’in İletişim Müdürü!
Bundan sonra bizim için fark etmez!
Siz istediğiniz şekilde “yol almaya” devam edin! Şer güçlerine destek verin!
Biz “Kurumsal” kimliğimizden vazgeçmeyeceğiz!
Ama şunu da iyi bilin!
Sizin ateşlediğiniz “Fitil”i bu dakikadan sonra kimse söndüremez!
Bu işin altından kalkabilecek misiniz, hep birlikte göreceğiz!
Ne demişler?
Erdemir’in malı “Deniz”!
Yemeyen?
Domuz…
Sizin gibi zihniyetteki kişiler sayesinde!
Böl, parçala, yönet…
Sistem güzel…
Tutar mı?
Bakacağız…
